NE GÜNLERE KALDIK

   Yazarlık, insanlığın doğuşundan itibaren var olmuş bir meslektir. Yazarlık, insanlık kadar eski; insanlık kadar da tazedir. İlk yazarlar, Mezopotamya'dan ve antik Yunan'dan çıkmıştır. 

İlk yazarlar; felsefe, tarih, edebiyat alanlarında eserler vermiştir. 

"Yazarlar" dünyayı değiştirenler arasındadır. "Düşünür" sıfatları ile de bunları ispatlamışlardır.

   Sokrates, Aristoteles, Platon, Galilie, Shakespeare, Goethe, Dante, Nietzsche, Kafka, Tolstoy, Dostoyevski, Sigmund Freud gibi aklınıza gelebilecek düşünür ve yazarlar, topluma örnek olanlar grubunda yer alır. 

   Bizim edebiyatımız da çok renklidir. Namık Kemal, Yahya Kemal Beyatlı, Tevfik Fikret, Halide Edip, Şinasi, Abdülhak Hamit Tarhan, Sabahattin Ali, Kemal Tahir, Yahya Kemal, Nazım Hikmet, Cemal Süreya, Yaşar Kemal, Nihal Atsız, Orhan Pamuk, Ayşe Kulin, Ahmet Ümit, İhsan Oktay Anar gibi dünyada ve Türkiye'de tanınan birçok yazar var. Bu isimler, her ne kadar siyasi yönden tartışılsa da, edebiyatımızın birer parçalarıdır. 

   O 1900'lü yıllardan başlayıp 80'lere, 90'lara varan kuşak, Türk dilini çok iyi kullanmıştır. Evet, eserlerinde de bunu görüyoruz. 

  Edebiyat araştırmacıları, edebiyatın gelişmesinde dilin büyük bir önemi olduğunu vurguluyor. Dil ne kadar iyi kullanılırsa, eser de o kadar nitelik kazanıyor. 

Artık günümüzde edebiyat, Wattpad denen uygulamanın esiri olmaya doğru gidiyor. Edebiyatı seven birisi olarak da bundan şikayetçiyim. Wattpad denen uygulamanın saçma sapan yazınsal bir değeri ol(a)mayan, kitap gibi gözüken ahlâksızların gençlerde uyandırdığı yankıya yakından şahit oluyorum. Eskiden edebi ürünün mutlaka bir mesajı olurdu; lakin bunların bırakın mesajı, konusu dahi belli değil. Bu ahlaksızlığın en büyük örneği geçen rastladığım bir kitaptı(!). Kitapta, en yakın arkadaşının sevgilisini ayartan bir kızı anlatıyordu. Başka bir kitapta ise ensest bir ilişkiyi konu almıştı. Böyle yazınsal eser mi olur? Wattpad uygulamasına da bu yüzden daha dikkatli olmaları yönünde bir çağrı yapıyorum. 

Günümüzde yazar (!) bozuntuları, kafalarında ürettikleri saçmalıklarla, yalnızca edebiyatımızı değil, gençleri de olumsuz etkilemiştir. 

   "Yazarlık" gibi entelektüel bir olguyu, fikren zayıf olanlara bırakmak da yazarlığı bitirme noktasıdır.